Fakir topraklarda yetiştirilebilmesi, çavdarı tarımı sık yapılan bir ekin haline getiriyor. Ülkemizde en çok Orta Anadolu’da ve Doğu Anadolu’da tarım yaparken çavdar ekmek tercih ediliyor. Siz de çavdar yetiştiriciliği hakkında detayları Tarfin Blog’tan öğrenebilirsiniz. Tarım girdi alışverişlerinde çiftçilerimize avantaj sağlayan Tarfin, peşin veya hasat vadeli ödeme imkanı sunması ile tanınıyor. Tarfin Mobil uygulamasını indiren çiftçilerimiz, uygulama üzerinden almak istedikleri ürünlerin fiyatlarını görüntülüyor, karşılaştırıyor ve bölgesindeki Tarfin yetkili satış noktası aracılığıyla hızla sipariş verebiliyor. Tarımsal ve hayvansal ihtiyaçların ertelenmeden karşılanmasına yardımcı olan Tarfin ile toprağımız bereketten, çiftçilerimiz üretimden uzak kalmıyor. Siz de Tarfin ayrıcalıklarıyla tanışmak için size en yakın yetkili satış noktasını ziyaret edebilirsiniz.
Çavdarlar; kavuzları yarı açık, kirli beyaz ve kılçıklı başaklarıyla tanınıyor. Ortalama bitki boyu 100 ile 120 cm arasında değişiyor. Yatmaya dayanıklı olan ürünler, çoğunlukla yemlik olarak üretilse de ekmek ve unlu mamul yapımında tercih edilebiliyor. Buğdaydan daha sonra kültüre alınan çavdarların ortalama 4000 yıl önce Anadolu’da yetiştirilmeye başlandığı düşünülüyor. Ülkemizde çavdarın bütün yabani ve kültür formlarının örneklerini bulmak mümkün.
Hemen uygulamayı indir, fiyatları karşılaştır.
Alışverişini hasada varan vadelerle Tarfin'den yap, uygun fiyata al, tasarrufun cebine kalsın!
Hemen uygulamayı indir, fiyatları karşılaştır.Peki çavdar nasıl yetiştirilir, biliyor musunuz? Kuvvetli kökleri sayesinde soğuğa ve kuraklığa bir hayli dayanıklı olan çavdar bitkisi, yayla ikliminde sağlıkla yetiştirilebiliyor. Çavdar yetiştiriciliği için öncelikle toprağın hazırlanması şart. Bu işlemlerin arpa yetiştiriciliği ve buğday tarımı ile aynı olduğunu aklınızda tutabilirsiniz. Diğer bir deyişle, çorak toprakları, hazırlık için 25-30 cm kadar derinlikte işlemelisiniz. Böylelikle toprak yüzeyinde birikmiş olan tuzu alt üst edebilir ve çimlenmeyi artırabilirsiniz. Eğer derin işleme yapmazsanız, ekim yaptığınızda, tuzlu kalan bazı kısımlarda çimlenme olmadığını fark etmeniz mümkün. Tohum ile yetiştirilen çavdar bitkisinin ekimlerinin de özenle gerçekleştirilmesi gerekiyor.
Daha iyi verim almak için güzlük veya yazlık ekimleri erken yapmayı tercih edebilirsiniz. Ayrıca art arda ekimi yapılabilen çavdarın daha verimli olması için ekim nöbeti uygulamasını tercih edebilirsiniz. Münavebe için patates ve yeşil gübre bitkilerini kullanabilirsiniz. Hatta kurak bölgelerde birçok çiftçimiz gibi çavdar - nadas uygulamasına yönelebilirsiniz.
Çavdar Yetiştiriciliğinde Ekim Nasıl Yapılır?
Çavdarlar, araziye serpme veya sıraya ekim yöntemiyle veriliyor. Ancak çiftçilerimiz, en iyi yöntemin ekim aletleri kullanarak sıraya ekim yapılması olduğu konusunda hemfikir. Dane ağırlığı oldukça düşük olan çavdarın 2-3 cm kadar derine ekilmesi yeterli oluyor. Bu da dekara ortalama 22-24 kilogram tohum ekilmesi anlamına geliyor. Ancak kesinlikle 4 cm’den daha derine ekim yapılmaması önem arz ediyor. Derine düşen tohumların çoğu çimlenmiyor. Eğer derine ekim yapılmazsa, çimlenmeyen tohumlar bir sonraki yıl, işleme sonrası yüzeye çıktığında çimleniyor. Bu da sonra ekilen bitkinin çavdarla karışması anlamına geliyor ve çiftçilerimizin üretimini kötü etkiliyor.
Çavdar Yetiştiriciliği için İklim ve Toprak Nasıl Olmalıdır?
Soğuk alanlarda bile yetiştirilebilen çavdar bitkisi, kışın çok sert olduğu bölgelerin adeta kurtarıcısı sayılıyor. Öyle ki, -30 derece ve altındaki havaya dayanabilen (kar örtüsü olmadığı takdirde) çeşitleri bulunuyor. Sonbaharda ekilen ve genellikle ertesi yılın başında hasat edilen çavdarlar, nem isteğinin az olması ile tanınıyor. Kök gelişimi hızlı ve fazla olan bitki, topraktaki suyu rahatlıkla alabiliyor.
Toprak isteği de iklim beklentisi kadar az olan çavdar, en iyi verimi kumlu-tınlı ve milli topraklarda veriyor. Asitli ve killi topraklarda da yetiştiricilik yapılabiliyor. Buna ek olarak, çavdar bataklık alanların kültüre alınması sırasında ilk yetiştirilecek bitkilerin başında geliyor. Yüksek tuza karşı dayanıklı olması, çoraklaşmış topraklarda dahi yetiştirilebilmesine imkan tanıyor. Bu nedenle çiftçilerimiz çavdarı genellikle, arpa, mısır ve çeltik yetiştiriciliği için uygun olmayan alanlarda gerçekleştiriyor.
Çavdar Yetiştiriciliğinde Gübre Kullanılır mı?
Çavdar, gübre isteği yüksek olmayan ekinler arasında sayılıyor. Fakir toprakların bile artık besinlerinden yararlanabilmesi, bitkiyi ayrıcalıklı kılıyor. Çavdarların besin maddesi alımı ise sapa kalkma evresinde hızlanıyor. Ayrıca, ürün serin iklim tahılları arasında azot ihtiyacı en az olan çeşit. Bu nedenle çok fazla azotlu gübre kullanmaktan kaçınmalısınız. Gereksiz azot uygulaması, çavdarda yatmaya yol açıyor. Bunun yanında, fosforlu gübreler ise belirgin verim artışı oluşturuyor.
Eğer çavdardan önce ekilen ön bitkiyi gübrelediyseniz, o zaman çavdarları gübrelemeye gerek kalmıyor. Çavdar yetiştiriciliği için dekara 4 kilogram azot ve 4 kilogram fosfor verilmesi yetiyor. Diğer bitkilerde de olduğu gibi fosforun tamamı ekim sırasında veriliyor. Azot ise iki parça halinde tatbik ediliyor. Gübrenin üçte birini ekimde, kalanını ise sapa kalkma evresinde uygulayabilirsiniz.
Çavdar Yetiştiriciliğinde Sulama Nasıl Yapılır?
Kökü derine gidebilen bir ekin olan çavdar, ihtiyaç duyduğu suya toprak aracılığıyla rahatlıkla ulaşıyor. Ayrıca kuraklığa da dayanıklı olduğu için çavdar yetiştiriciliği sırasında sulamaya gerek kalmıyor. Hatta nemli bölgelerde, fazla yaş olan topraklarda doğal yağışlar bile çavdar yetiştiriciliğini olumsuz etkiliyor.
Çavdar Zararlıları ve Hastalıkları Nelerdir?
Çavdar yetiştiriciliğinde en sık görülen hastalığın nedeni, Clavicepa purpurea mantarı gösteriliyor. Çavdar mahmuzu adı verilen hastalık, çavdar üzerindeki koyu lekelerden ayırt ediliyor. Bu hastalığın tek zararı çavdara değil, insanlara ve hayvanlara da zarar veriyor. Öyle ki, hasta çavdarları yiyen kişilerde; bulantı, ishal, epileptik nöbetler, uyuşukluk, görme bozuklukları meydana gelebiliyor. Hayvanlarda ise yavru atma, kuyruk düşmesi ve tırnak kopması gibi sorunlara rastlanıyor. Çavdar mahmuzu hastalığının konukçuları arasında arpa, buğday ve triticale bulunuyor. Hastalık ayrıca yulafta da karşımıza çıkıyor. Çavdar mahmuzu ile mücadele için temiz tohum kullanmalı, ekim nöbeti uygulaması yapmalısınız. Çavdarın buğday rastık hastalığına, sarı ve kara pasa, sürmeye dayanıklı olduğunu aklınızda tutabilirsiniz.
Çavdar yetiştiriciliğinde çiftçilerimize en çok zarar getiren zararlılar arasında buğday kara sineği, kesik sineği, bambul böceği, kambur böceği, koşnil, saparıları, hububat hortumlu böceği, kırmızı bacaklı hububat akarı ve süne geliyor.
Çavdar Hasadı ve Harmanı Nasıl Yapılır?
Çavdarın çiçek kavuzları, daneyi gevşek bir şekilde tuttuğundan ve dış kavuzlar dar olduğundan, dökülme meydana gelebiliyor. Bu nedenle çavdarların hasat zamanının geçmemesi oldukça önemli. Hasat, sarı olum dönemi sonunda yapılacaksa orak ve tırpanla, tam olum dönemi başında ise biçerdöverle gerçekleştiriliyor. Ayrıca çavdar hasadını günün erken saatlerinde yapmalısınız. Eğer orakla hasat yapmayı tercih ederseniz, birkaç gün kurutma sonrasında harmana geçebilirsiniz.