Doğum felci olarak da bilinen hipokalsemi, çiftçilerimiz arasında süt humması ismiyle anılıyor. Doğumu takiben sığırlarda rastlanan metabolik bir hastalık olan hipokalsemi, çoğunlukla doğumu izleyen 6-48 saat içinde ortaya çıkıyor. İneklerin sürekli yatıp kalkamaması, halsizlik ve sabit bakışlar ile ayırt edilen süt humması, kimi zaman klinik belirtiler olmadan da varlık gösterebiliyor. Süt verimi yüksek olan, fazla doğum yapmış ve yaşlı ineklerde daha sık görülen hastalık, gebeliğin son haftasından sonra ortaya çıkabiliyor. Özellikle Jersey ırkı ineklerin daha çok hipokalsemi sorunu yaşadığı gözleniyor. İneklerin cinsine, yaşına, beslenme şekline, beden sağlığına göre hipokalsemi ihtimalinde artış olduğu biliniyor.
Hipokalsemi - Süt Humması Nedir?
Doğum sürecinde artan laktasyon ile kalsiyum taşınıyor ve süt yolu ile atılıyor. Bu hareketlenme bağırsaklarda emilim ve kemiklerde mobilizasyon yaratıyor. Mobilizasyon, kan dolaşımı ile sağlanandan daha hızlı bir hale geldiğinde oluşan soruna hipokalsemi adı veriliyor. Uludağ Üniversitesi kaynaklarına göre buzağılama sırasında kortikosteroid ve östrojen düzeyleri artıyor. Bu yükselme ve bağırsaklardaki D vitamini reseptörlerindeki azalma ile beraber bağırsaklarda kalsiyum emilimi düşüyor. Hipokalsemi meydana geliyor. Kemiklerdeki kalsiyum mobilizasyonu, parathormon aktivasyonu ile gerçekleşiyor. Laktasyon dönemine geçişte vücudun yaşadığı adaptasyon zorluğu nedeniyle, parat hormon salımınından yaklaşık 48 saat sonra kalsiyum mobilizasyonu başlıyor. Bu süre zarfında bozulan asit baz dengesi, parathormon aktivitesinde etki gösteriyor.
Hemen uygulamayı indir, fiyatları karşılaştır.
Alışverişini hasada varan vadelerle Tarfin'den yap, uygun fiyata al, tasarrufun cebine kalsın!
Hemen uygulamayı indir, fiyatları karşılaştır.Hipokalsemi - Süt Humması Belirtileri Nelerdir?
Hipokalsemi, klinik veya subklinik olarak baş gösterebiliyor. Klinik vakalar süt humması adıyla anılıyor. Bu sığırlarda doğum sonrası yatma en önemli belirti olarak dikkat çekiyor. Kan testleri yapıldığında, kandaki kalsiyum düzeyinin 4 mg/dl altında olduğu biliniyor. Subklinik vakalarda ise kandaki kalsiyum düzeyi 7.5 mg/dl’nin altında seyrediyor.
Klinik hipokalsemi belirtileri arasında şu semptomlar dikkat çekiyor:
- Baş ve ayaklarda titreme görülebiliyor.
- Sallanarak yürüme sayılıyor.
- Ayakta durmada zorluk yaşanabiliyor.
- Gözlerde sabit bakış belirtiler arasında yer alıyor.
- Soğuk bacak ve kulaklar semptom sayılıyor.
- Kabızlık sorununa rastlanıyor.
- Hızlı veya yavaş kalp atışı dikkat çekiyor.
- Düşük vücut sıcaklığı, özellikle hava soğuksa daha sık görülüyor.
- Şişkinlik yatmaya bağlı olarak ortaya çıkıyor.
- Sığırlarda sürekli uzanma arzusu en belirgin hastalık ipucu sayılabiliyor.
Yerde göğüs üstü yatma, boyun üzerine kıvrılan baş ve kalp atışında hızlanma ileri düzey rahatsızlıkların ayırt edici özelliği oluyor. Bu dönemde dışkılama ve idrar yapma da kesintiye uğruyor.
Süt sığırlarının yaklaşık yarısında subklinik hipokalsemi görülüyor. Süt humması görülen olguların %75’i buzağılamanın ardından geçen 24 saat içinde belirtiler meydana geliyor. %12’si 24-48 saat içinde, %6 kadarı ise doğum anında hipokalsemi yaşıyor. Sığırların 3’ü doğum öncesinde %4’ü ise 48 saat içinde hastalık semptomları veriyor.
Belirgin bulgular göstermeyen subklinik hipokalsemi, birçok başka hastalığın nedenini oluşturuyor. Düz ve çizgili kas hareketlerini yavaşlatan sorun, sindirim hareketlerinin yavaşlamasını, kuru madde tüketiminde azalmayı ve ketozisi beraberinde getiriyor. Buna ek olarak yavru zarlarının atılması için çalışan uterus kaslarının kasılmasını engelleyebiliyor. Buna bağlı olarak güç doğum gibi birçok başka problem, bağışıklık sisteminin baskılanması metritis oluşumu görülebiliyor.
Git gide ilerleyen süt humması, hayvanlarda ölüme bile yol açabiliyor. Oysa doğru tedavi uygulandığında hasta sığırlar birkaç saat içinde ayağa kalkabiliyor.
Hipokalsemi - Süt Humması Nasıl Tedavi Edilir?
- Hayvanların strese sokulmaması gerekiyor.
- Ağızdan kalsiyum takviyesi verilebiliyor.
- İneklere buzağılama günü ve buzağılama sırasında derialtı kalsiyum uygulanabiliyor. 12 saat sonra ağız yoluyla kalsiyum verilmesi öneriliyor.
- Serum uygulaması tercih edilebiliyor. Kombine çözeltilerde magnezyum, fosfor ve dekstroz da bulunabiliyor.
- Yatma dolayısıyla oluşacak yaraların önlenmesi amacıyla yumuşak altlık kullanılıyor.
- Yalnızca birkaç saat içinde geri dönüşü olmayan kas hasarı oluşabileceğinden tedaviye hemen başlanması gerekiyor.
- Kalsiyumun atımını engellemek için tedavi sonrası 24 saat süre ile sağım engelleniyor.
- Soğuğa maruz kalmanın önlenmesi için inekler barınağa taşınarak yem ve su veriliyor.
Süt humması ihtimaline karşı, doğum döneminde enjeksiyon kiti ve çözelti paketleri sürekli el altında bulunduruluyor. Tüm ekipmanların steril olması, hızlı işlem yapılması için çiftçilerin konuda eğitilmiş, tecrübeli ve bilinçli olması şart koşuluyor. Solüsyon uygulaması, acil durumlarda çiftçilerimiz tarafından da yapılabiliyor ancak damar için enjeksiyonun sadece veteriner hekimler tarafından gerçekleştirilmesi hayati önem taşıyor. Yanlış müdahalenin ani ölüm riski taşıdığı hatırlatılıyor. Gerekli durumlarda, hekim onayıyla antibiyotik tedavisine başlanabiliyor.
Hipokalsemi - Süt Hummasından Korunmak İçin Neler Yapılabilir?
Hipokalsemi görülmesinde en önemli faktörlerden biri yaş oluyor. Düvelerin bu hastalığı nadiren yaşadığını bilmelisiniz. 5-6 yaş sonrasında süt hummasına karşı hassasiyet artıyor. Daha çok süt üreten bu ineklerde kan kalsiyum düzeyinin ideal düzeye getirilmesi daha zor oluyor. Sığırların yaşına dikkat edilerek buzağılama yapılması hipokalsemiden korunmanın en etkin yolunu gösteriyor.
Ayrıca, kurudaki ineklerin doğumdan iki hafta öncesinde beslenmesi önem taşıyor. Kalsiyum verimliliğini etkileyecek, doğru yem seçimi önem arz ediyor. Fazla kalsiyum bağırsaktan emilimi zorlaştıracağından süt humması olasılığı artıyor. Uzmanlar, sığırların beslenmesi için yem seçiminde, sığırın yaşı veya dış faktörler dikkate alınarak doğru yem seçimi yapılması konusunda hayvancılık yapanları uyarıyor.
Süt sığırlarında hipokalsemiyi önlemek için yakın kuru dönemde hafif metabolik asidoz şekillendirerek parathormonu aktif tutmak amacıyla rasyona amonyum klorür gibi anyonik tuzlar eklenebiliyor. Bu işlemlerin kesinlikle bir uzman tarafından yapılması gerekiyor.
Bartın Tarım İl Müdürlüğü’nün paylaştığı bilgilere göre, buzağılama sonrası memedeki basıncın korunması ve süt üretiminin azalması için sağımın geciktirilmesi, yarım yapılması tercih edilebiliyor. Ancak bu uygulamanın meme enfeksiyonlarını şiddetlendirebileceğinin akılda tutulması gerekiyor.
Çiftçilerimiz bu dönemde rasyondaki potasyum içeriğini azaltma yoluna gidebiliyor. Kaba yem yetiştiriciliğinde tarlada potasyumlu gübre kullanılmaması, kaba yemde potasyumu düşürmenin yollarından birini oluşturuyor.
Vitamin D3 ve metabolit uygulaması, doğum sırasında hipokalsemiyi etkin bir şekilde önlüyor. Doğumdan 5-7 gün önce, yüksek D vitamini dozları uygulanabiliyor. Ancak toksisite dolayı dozların uzmanlar tarafından ayarlanması önem taşıyor.
Daha önce hastalığı geçiren veya riskli grupta yer alan hayvanların gözlem altında tutulması, vitamin takviyesi sunulması öneriliyor. Doğumdan sonra 2-3 gün memelerin tamamen boşaltılmaması, riski hayvanların yalnızca yavruya yetecek kadar sağılması tavsiye ediliyor.
Sağmal hayvanlara hem kuru dönemde hem de sağım döneminde, besi yemi değil süt yemi verilmesi hipokalseminin önlenmesinde etkin görülüyor.
Siz de hayvancılık ve tarımsal üretim sırasında doğan ihtiyaçlarınız için Tarfin satış noktalarından destek alabilirsiniz. Tarfin Mobil uygulaması üzerinden ürün fiyatlarını karşılaştırabilir, cep telefonunuzdaki uygulama yardımıyla seçiminizi yapabilirsiniz. Tarfin, Türkiye’nin dört bir yanında bulunan yüzlerce satış noktasıyla, binlerce çiftçimizin desteği oluyor. Peşin veya vadeli ödeme imkanı ile sabit fiyat garantisi sunan Tarfin ile hemen alışverişinizi yapabilirsiniz!
Dipnot: Önerilerimiz kesinlikle tedavi amacı taşımamaktadır. Çiftçilerimizi bilgilendirmek amacıyla not alınmıştır. Süt humması sorunu yaşandığında muhakkak veteriner desteği alınmalı ve doktor önerisine bağlı olarak gerekli işlemler gerçekleştirilmelidir. Sorun yaşadığınız durumlarda, zaman kaybetmeden veterinerinizle iletişime geçmelisiniz.
Tarfin blog sayfamızda şap hastalığı nedir? ya da domates hastalıkları nelerdir? gibi birçok faklı içeriğe ulaşabilirsiniz.